Sifiliz

Sifiliz

Sifiliz nedir?

Sifiliz, cinsel temasla bulaşan hastalıklardan (CTBH) biridir. Etken, ‘Treponema pallidum’ adı verilen bir bakteridir. Çok yüksek bulaşıcılığı olan bu enfeksiyon vajinal, oral ve anal seks ile direk temasla bulaşır. Vücuda bütünlüğü bozulmuş cilt veya nemli boşlukları döşeyen mukozadan girer. Bir başka bulaşma yolu ise gebelik sırasında anneden bebeğe geçiştir.

Sifiliz tuvalet oturakları, kapı kolları, yüzme havuzu, sauna, ortak kullanılan kıyafet veya bardak, tabak, çatal-bıçak gibi yemek aletleri ile bulaşmaz.

Sifilizin 3 farklı evresi vardır. Sıklıkla gelişme evrelerine göre bunlar:

  • Primer sifiliz
  • Sekonder sifiliz
  • Latent sifiliz
  • Geç latent sifiliz (tersiyer sifiliz)

Bazen sifiliz beyin, kulak veya gözlere de yayılır. Bu yayılma her evrede gelişebilir.

Kimler sifiliz için risk altındadır?

Sifilize yakalanma riski şu durumlarda artmıştır:

  • Kondom kullanmamak
  • Çok sayıda cinsel partner
  • HİV taşıyıcısı olmak
  • Cinsel partnerin erkek partneri olması

Primer sifiliz bulguları nelerdir?

Enfeksiyonun ilk evresine ‘Primer Sifiliz’ denir. Kişi enfeksiyonu kaptıktan ortalama 3 hafta (10-90 gün) sonra şikayetler başlar. Önce enfeksiyonun vücuda ilk giriş yerinde kırmızı bir kabarıklık belirir.  Sıklıkla tek olmasına rağmen birkaç tane de olabilir. Zamanla bu kabarıklık, sıklıkla kenarları belirgin, sert, yuvarlak-oval, tek, tabanı temiz, sulantılı ve ağrısız küçük bir ülsere dönüşür. Bu ülsere ‘şankr’ denir. Kadında sifiliz ülserleri vajen veya anüs etrafındadır. Fakat görülmesi zor olan boğaz arka duvar, vajen veya rektumun içi gibi yerlerde de ülser gelişebilir.

Primer sifilizde görülen ülserler sıklıkla kendi kendilerine birkaç haftada iyileşir. Bu ülserler ağrısız olduğu için kolaylıkla gözden kaçar. Çoğu hastada bu dönemde tek taraflı, deriye yapışık olmayan, ağrısız lenf bezi büyümesi de vardır. Halbuki bu evrede tedavi verilebilirse diğer evrelere geçiş önlenir.

Sekonder sifiliz bulguları nelerdir?

‘Sekonder sifiliz’ enfeksiyonun ikinci evresidir. Enfeksiyonu kaptıktan 6 hafta – 6 ay sonra başlar. Primer sifiliz tedavisi almayan hastaların %25’inde sekonder sifiliz gelişir. Bakterinin tüm vücuda yayıldığı dönemdir. Sekonder sifiliz bulguları şunlardır:

  • Yaygın deri döküntüsü: Pürüzlü, kabarık, kırmızı, kırmızımsı, kahverengi benekler şeklindedir. Genelde kaşınmaz ve bazen farkına varılamayacak kadar soluktur. Özellikle avuç içi ve ayak tabanındakiler çok tipiktir.
  • Vücudun sıcak, nemli yerlerinde (ağız, yutak, genital bölge) büyük, gri-beyaz yama tarzında plaklar (Kondiloma lata)
  • Ateş
  • Başağrısı
  • Grip benzeri bulgular (boğaz ağrısı, kas-eklem ağrısı gibi)
  • Yama tarzında saç dökülmesi
  • Halsizlik
  • İştahsızlık
  • Kilo kaybı
  • Boyun, koltuk altı ve kasıkta ele gelen lenf bezleri

Bu evre 1-3 ay sürer. Ancak bazen bu evre bulguları o kadar hafiftir ki hasta farketmeyebilir. İlaç kullanılmasa bile primer evre gibi kendiliğinden geriler fakat bir sonraki latent evreye ve muhtemelen geç latent evreye ilerler.

Latent sifiliz bulguları nelerdir?

Latent sifilizde aslında hiçbir bulgu görülmez. Kişiler yıllarca bu evrede enfekte olduklarından habersiz yaşarlar.

Geç latent sifiliz bulguları nelerdir?

Enfeksiyonu kaptıktan 10-30 yıl sonra geç latent evre (tersiyer sifiliz) belirir. Geç latent sifilizde  kalp, cilt, beyin, sinirler ve diğer organlarda ciddi hasarlar oluşur. Felç, sağırlık, körlük, demans, empotans ve ölüme yol açabilir.

Nörosifiliz nedir?

‘Nörosifiliz’ beyin, omurilik ve bu bölgelerin zarlarını tutan sfilize denir. Nörosifiliz, herhangibir sifiliz evresinde gelişebilir.  Nörosifilizde görülen bulgular şunlardır:

  • Başağrısı
  • Bilinç bulanıklığı
  • Bulantı, kusma
  • Boyunda sertlik
  • Bulanık görme veya görme kaybı

Göz bulguları sadece nörosifiliz değil, her sifiliz evresinde görülebilir. En sık HİV ile de enfekte kişilerde göz tutulumu olur.

Ne zaman doktora başvurmak gerekir?

  • Yukardaki şikayetlerden birisi varsa
  • Sizde şikayet olmasa bile partneriniz sifiliz tanısı aldıysa
  • Kondom kullanmadan cinsellik yaşadıysanız
  • Yeni bir partneriniz varsa
  • Çok sayıda partneriniz varsa
  • Partnerinizin başkasıyla ilişkisi olduysa doktora başvurmalısınız.

Ayrıca yüksek riskli gruptaki kişilerin düzenli olarak sifiliz tarama testi yaptırması önerilir.

Sifiliz tanısı nasıl konur?

Sifiliz tanısı kan testleri ile konur. Günümüzde tanı, serolojik temele dayanan nontreponemal (RPR, VDRL) ve treponemal (FTA-ABS, TPHA) testlerle koyulmaktadır.

Bir CTBH şüphesi olan hastada diğer CTBH’lar da araştırılır. Çünkü biri ile enfekte kişi sıklıkla diğerleri için de risk altındadır. Doktorunuz nörosifilizden şüpheleniyorsa belden alınan beyin-omurilik sıvısında bakteri aranarak tanı konur.

Sifilizde şikayetiniz olmasa bile enfekte olma olasılığınız vardır. Sifiliz tedavi edilebilen bir enfeksiyondur.

Sifiliz nasıl tedavi edilir?

Tedavide doğru antibiyotik kullanımı önemlidir ancak tedavi enfeksiyonun neden olduğu hasarları geri çeviremez. Sifiliz tedavisinde kullanılan antibiyotik sıklıkla penisilindir. İlk seçenek olan penisilin genellikle hastalığı başarıyla tedavi etmektedir. Sifiliz evresine göre ilaç dozu belirlenir. Penisilin allerjisi olanlarda başka grup antibiyotik kullanılır.

Sifiliz geçirmiş olmak bu hastalığa karşı koruyuculuk sağlamaz. Başarılı ve doğru bir tedavi uygulansa bile tekrar bakterinin alınması ile yeniden hasta olunabilir. Bu yüzden, tedavi sonrası kontrol testleri yapılmalıdır. Hasta, nontreponemal testler olumsuz oluncaya dek, 3-6 aylık aralıklarla izlenmelidir. Yine hastalık evresine göre takip süresi belirlenerek testler düzenli olarak tekrarlanır. Testlerin olumsuzlaşması bazen uzun zaman (birkaç yıl) alabileceğinden, bu konuda sabırlı olmak gerekir. Tedavi bitene ve kontrol sonuçlarınız negatif çıkana kadar cinsellik yaşanması önerilmez.

Sfiliz tedavisinin yan etkisi var mı?

Evet. Tedaviden kısa bir süre sonra bazı yan etkiler görebilirsiniz. 5 kişiden 2’sinde kısa süreli grip benzeri şikayetler olur:

  • Yüksek ateş
  • Başağrısı
  • Kas ve eklem ağrısı

Bu şikayetler sıklıkla 24 saat sürer. Bu sürede parasetamol kullanabilirsiniz. .

Penisilin tedavisine bağlı da alerjik reaksiyon gelişebilir.

Sifiliz tedavi edilmezse ne olur?

Tedavi edilmeyen sifiliz uzun dönemde şu komplikasyonalar yol açar:

  • Küçük kitleler: ‘Gumma’ adı verilen bu kitleler cilt, kemik, karaciğer ve diğer organlarda görülebilir. Etraflarındaki dokuya hasar verebilirler.
  • Sinir sistemi sorunları: Sifiliz, baş ağrısı, menenjit, beyin hasarı, şuur bozukluğu, bunama, kas hareketlerinin koordinasyonunda güçlük, yürüme ve denge bozukluğu, felç, hissizlik (özellikle, ağrı ve ısı algısında), idrar kaçırma, sağırlık, körlük, konuşma bozukluğu nedeni olabilir.
  • Kalp-damar hastalıkları: Kalp kapak hastalıkları, anevrizma ve aort enfeksiyona yol açabilir.
  • HİV. Sifiliz, HİV kapma riskinizi 2-5 kat arttırır.
  • Gebelik komplikasyonları:

Her gebede en az bir kere sifiliz taraması yapılması önerilir. En iyisi ilk gebelik muayenesinde bu testin istenmesidir. Birinci veya ikinci evrede olan sifilizli anne tedavi edilmezse, düşük, erken doğum ve ölü doğum olabilir.

Annenin en bulaştırıcı olduğu dönem erken sifiliz evredir. Fetüste ‘konjenital sifiliz’ tablosuna neden olur.  Karaciğer-dalak büyümesi, sarılık, kansızlık, döküntüler, lenf bezi büyümeleri, göz-kemik tutulumları, menenjit, sinir felçleri görülebilir. Bu nedenle gebeliğin 5. ayından sonraki düşüklerde ve ölü doğumlarda daima sifilizi düşünmek gerekir.

Doğum esnasında annenin genital bölgesinde şankr varsa, yani anne primer evrede ise bebeğe bulaş olabilir. O zaman bebekte ‘edinsel sifiliz’ belirtileri ortaya çıkar.

Geç evredeki sifiliz bulguları 2. yaştan sonra görülür. ‘Hutchinson dişleri’ denilen özel diş yapısı, duyma kusuru, mental gerilik (zekâ geriliği), semer burun görülür.

Enfekte bebek hastalık bulguları olmaksızın da doğabilir. Buna rağmen acil olarak tedavi edilmez ise birkaç hafta içinde ciddi sağlık problemleri gelişebilir. Tedavi edilmemiş bebeklerde katarakt, sağırlık, konvülziyon (nöbet geçirme) ve gelişme geriliği gibi sağlık sorunları ortaya çıkabilir ve ölümle sonuçlanabilir.

Sifiliz önlenebilir mi?

Sifilize yakalanma riskinizi alacağınız şu önlemlerle azaltabilirsiniz:

  • Cinsellik yaşamamak
  • Her zaman lateks kondom kullanmak.
  • Siliz testi negatif partner ile monogamik ilişki sürdürmek
  • Yalnız bulaştırıcı olan ülserlerin, kondom tarafından kaplanamayacak alanda olabileceği unutulmamalıdır.
  • Şüpheli cinsel ilişkiden kaçınmak
  • Siz veya partnerinizde CTBH şüphesi varsa ilişkiye girmemek ve hemen doktora başvurmak
  • Seks oyuncaklarını paylaşmamak
  • Alkol ve madde kullanmamak
  • İlk gebelik muayenesinde sfiliz taraması yaptırmak. Yüksek risklilerde gebelik boyunca taramaya devam etmek.
  • Sifiliz testi pozitif çıkan anne bebeğini emzirmemeli.

Sunum için lütfen tıklayın.